İngilizce 1.üzmek, telaşlandırmak, sıkmak, 2.rahatsız etmek, zahmet vermek, 3.zahmet etmek, 4.acı çektirmek, acı vermek, 5.müşkül, zorluk, güçlük, 6.zor durum, tehlike, dert, bela, 7.zahmet, 8.(sosyalsiyasal) düzensizlik, 9.ızdırap, üzüntü, sıkıntı, 10.sorun, kötü ne demek?
Aradığınız kelime bulunamadı ancak arama teriminin başında karakter olması sebep olmuş olabilir.
Son aranan sözcükler
frambuaz franbuaz franbuazlı azaltılmış kabin ekibi Elbet bir gün Elbet bir gün etekaltı gut bay Gut bay Gut bay1.üzmek, telaşlandırmak, sıkmak, 2.rahatsız etmek, zahmet vermek, 3.zahmet etmek, 4.acı çektirmek, acı vermek, 5.müşkül, zorluk, güçlük, 6.zor durum, tehlike, dert, bela, 7.zahmet, 8.(sosyalsiyasal) düzensizlik, 9.ızdırap, üzüntü, sıkıntı, 10.sorun, kötü İngilizcesi nedir - "1.üzmek, telaşlandırmak, sıkmak, 2.rahatsız etmek, zahmet vermek, 3.zahmet etmek, 4.acı çektirmek, acı vermek, 5.müşkül, zorluk, güçlük, 6.zor durum, tehlike, dert, bela, 7.zahmet, 8.(sosyalsiyasal) düzensizlik, 9.ızdırap, üzüntü, sıkıntı, 10.sorun, kötü İngilizce" - 1.üzmek, telaşlandırmak, sıkmak, 2.rahatsız etmek, zahmet vermek, 3.zahmet etmek, 4.acı çektirmek, acı vermek, 5.müşkül, zorluk, güçlük, 6.zor durum, tehlike, dert, bela, 7.zahmet, 8.(sosyalsiyasal) düzensizlik, 9.ızdırap, üzüntü, sıkıntı, 10.sorun, kötü İngilizce ne demek - 1.üzmek, telaşlandırmak, sıkmak, 2.rahatsız etmek, zahmet vermek, 3.zahmet etmek, 4.acı çektirmek, acı vermek, 5.müşkül, zorluk, güçlük, 6.zor durum, tehlike, dert, bela, 7.zahmet, 8.(sosyalsiyasal) düzensizlik, 9.ızdırap, üzüntü, sıkıntı, 10.sorun, kötü İngilizce çeviri - 1.üzmek, telaşlandırmak, sıkmak, 2.rahatsız etmek, zahmet vermek, 3.zahmet etmek, 4.acı çektirmek, acı vermek, 5.müşkül, zorluk, güçlük, 6.zor durum, tehlike, dert, bela, 7.zahmet, 8.(sosyalsiyasal) düzensizlik, 9.ızdırap, üzüntü, sıkıntı, 10.sorun, kötü İngilizce anlamı - 1.üzmek, telaşlandırmak, sıkmak, 2.rahatsız etmek, zahmet vermek, 3.zahmet etmek, 4.acı çektirmek, acı vermek, 5.müşkül, zorluk, güçlük, 6.zor durum, tehlike, dert, bela, 7.zahmet, 8.(sosyalsiyasal) düzensizlik, 9.ızdırap, üzüntü, sıkıntı, 10.sorun, kötü İngilizce karşılığı - 1.üzmek, telaşlandırmak, sıkmak, 2.rahatsız etmek, zahmet vermek, 3.zahmet etmek, 4.acı çektirmek, acı vermek, 5.müşkül, zorluk, güçlük, 6.zor durum, tehlike, dert, bela, 7.zahmet, 8.(sosyalsiyasal) düzensizlik, 9.ızdırap, üzüntü, sıkıntı, 10.sorun, kötü İngilizce nasıl yazılır - 1.üzmek, telaşlandırmak, sıkmak, 2.rahatsız etmek, zahmet vermek, 3.zahmet etmek, 4.acı çektirmek, acı vermek, 5.müşkül, zorluk, güçlük, 6.zor durum, tehlike, dert, bela, 7.zahmet, 8.(sosyalsiyasal) düzensizlik, 9.ızdırap, üzüntü, sıkıntı, 10.sorun, kötü İngilizce tanımı